DİŞ TEDAVİSİ - Aren Sağlık | Saç Ekimi Ankara Fue, Dhi Saç Ekimi

Saç Ekimi Ankara

Ankara Saç Ekimi

Fue saç ekimi

Dhı saç Ekimi

Tıraşsız Saç Ekimi
Saç Ekimi, Fue saç ekimi,Dhı saç Ekimi,Tıraşsız Saç Ekimi,
Saçlar Dökülme Sebepleri Nelerdir ?

Hormon bozukluğu, mevsimsel döngüler, demir veya vitamin eksikliği, genetik yatkınlık gibi çeşitli sebepler dolayısıyla saçlar dökülebilir. Yetişkin bireylerde günde yaklaşık 50-100 adet tel dökülmesi normal kabul edilmektedir. Belirli bir doğal döngüye sahip olan saç telleri her 4-6 yılda bir kendiliğinden dökülür ve akabinde saç köklerinden daha sağlıklı saçlar çıkar. Fakat, sürekli ve fazlaca dökülen saçlar ciddi birtakım hastalıkların habercisi olabilir. Aynı zamanda, kadın ve erkeklerde saç dökülmesinin nedenleri farklılık gösterebilmektedir. Erkeklerde, genellikle genetik faktörler ergenlik sonrası saç dökülmesinde rol oynamaktadır. Kadınlarda ise kronik stres, hormon bozuklukları, dengesiz beslenme, çeşitli deri problemleri, kullanılan kozmetik ürünler ve birtakım ilaçlar saç dökülmelerine neden olabilmektedir. Doğum, emzirme ve menopoz dönemlerinde kadınlarda saç dökülmesinde artış görülebilmektedir.

Saç Dökülmesi önlemek nasıl yapılır ?

Saç dökülmesinin önlenmesinde dökülmeye sebep olan temel faktörlerin saptanması büyük önem arz etmektedir. Bir dermatolog gözetiminde planlanması önerilen tedavi sürecinde farklı yöntemler uygulanabilmektedir. Saç derisiyle uyumlu şampuan, krem vb. kozmetik ürünlerin kullanımının yanında, doğru beslenme alışkanlıklarının edinilmesi ve vücuttaki eksik hormon veya vitaminlerin takviye edilmesi saç dökülmesini azaltabilir. Tiroid bozuklukları gibi kronik hastalıklar neticesinde gelişen saç dökülmelerinde ise öncelikle hastalığın tedavisine yönelik bir plan yapılması gerekmektedir. Bununla birlikte, saç dökülmesinin şiddeti ile doğru orantılı olarak ilaç tedavisi, saç ekimi gibi alternatif tedavi yöntemleri uygulanmaktadır.

Saç Nakli & Saç Ekimi Nedir ?

Kişilerin farklı ihtiyaçlarına göre, saç dökülmesi için önerilen tedavi yöntemleri ve kapsamı değişkenlik gösterebilmektedir. Saç dökülmesine çözüm olarak sunulan bir tedavi yöntemi olarak saç ekimi, ense üstünde veya vücudun herhangi bir bölgesinde bulunan saç köklerinin, açıklık ve seyreklik oluşan yerlere nakil edilmesi şeklinde gerçekleşmektedir. Steril koşullarda, uzmanlar tarafından ameliyathanede yapılan bu işlemde, genellikle tepe ve alında oluşan açıklıklar daha güçlü bölgelerdeki saç köklerinin lokal anestezi yapılmasının ardından tek tek alınıp ihtiyaç duyulan yerlere ekilmesi ile tedavi edilir. Bu işlem acılı değildir ve ekim yapılacak bölgenin büyüklüğüne bağlı olarak yaklaşık 4-6 saat sürebilmektedir. Uygulanan tekniğin doğru olması, yeni ekilen saçların saç derisine uyum sağlaması ve sağlıklı şekilde büyümesi açısından son derece önemlidir. Operasyonun ardından kişiye birkaç gün süre boyunca evde dinlenmesi ve dışarı çıkmaması önerilir. Saç ekiminden birkaç hafta sonra saçlar dökülecek, fakat saç kökleri yerinde kalacaktır. Dökülen bu saçların ardından, sağlıklı bir şekilde deriye yerleşen saç köklerinden yeni saçlar büyüyecektir. Saç ekimi işlemi iki temel metot ile uygulanmaktadır: FUT (Foliküler Ünite Transplantasyonu) Yöntemi Oldukça eski bir yöntem olan FUT tekniği, enseden ince bir şerit şeklinde kesilen saç derisindeki köklerin gerekli bölgeye yerleştirilmesi şeklinde gerçekleşir. FUT tekniği cerrahi bir işlem olması dolayısıyla, ensede yaklaşık 8-15 cm arasında bir uzunlukta iz yara izi kalır. FUE (Foliküler Ünite Ekstraksiyonu) Yöntemi Daha güncel bir teknik olan FUE yönteminde ise kesi işlemi yapılmaz ve dolayısıyla cerrahi iz oluşması önlenir. Ense bölgesinden tek tek alınan saç köklerinin ekilecekleri bölgede bulunan kanallara transfer edilmesi ile saç ekimi gerçekleşir. Son dönemlerde daha yaygın olarak kullanılan bir diğer yöntem ise PRP (Platelet Rich Plasma)’dir. Kanın pıhtılaşmasına yardımcı olan hücrelerden üretilen solüsyon saç ekimi sürecinde kullanıldığında ekilen saç köklerinin güçlenmesini ve yeni saç çıkmasını sağlamaktadır.

Ağız, Diş ve Çene Cerrahisi

Ortognatik cerrahi, çenenizi yeniden düzenleyen ve hastanın ihtiyaç duyabileceği ilgili iskelet bozukluklarını düzelten bir çene cerrahisidir.

Ortognatik Cerrahi Hakkında

Ağız ve çene, yüz cerrahisi (OMS) ile bir hastane ortamında cerrahi plakalar veya şablonlar, vidalar ve teller kullanılarak çenelerin düzeltilmesini ve yeniden düzenlenmesini içeren ameliyatlar.

Neden bu tedaviyi yaptırmalı? Ana amaç, günlük davranışlarda konuşma, çiğneme ve hatta uyku apnesi gibi fonksiyonel sorunlara neden olabilecek ciddi bir maloklüzyonu (yanlış ısırık) düzeltmektir. Ayrıca baş ağrısı, eklem ağrısı veya periodontal (diş eti) rahatsızlığı yaşayabilirsiniz. Amerikan Oral ve Maksillofasiyal Cerrahlar Birliği’ne (AAOMS) göre, aşağıdaki durumlar da ortognatik cerrahi gerektirebilir:

Ortodonti Fiyatı Nasıl Etkiler?

Çocuklar nihayetinde belirli doğum koşullarına veya çene cerrahisi gerektiren ortodontik problemlere sahip olsalar da, genellikle sadece büyümeyi durdurduktan sonra uygundurlar. Bu yaş kızlar için genellikle 13 ila 15 ve erkekler için 16 ila 18’dir. Bununla birlikte, bir çocuğun ortodontik problemlerinin erken tespiti ve tedavisi genellikle ameliyat ihtiyacını tamamen ortadan kaldırabilir.

  • Doğum Kusurları
  • Kronik çene veya çene eklemi (TMJ) ağrısı
  • İstemsiz ağız solunumu
  • Dudakların gerilmeden bir araya gelemez
  • Çene veya yüzde travma veya yaralanma
  • Açık ısırık (ağzınız kapalı olduğunda üst ve alt dişler arasındaki boşluk)
  • Çıkıntılı çene
  • Çene ve çene çekilmesi
  • Çeneyi etkileyen tümör veya patoloji

Çene Eklem Hastalıkları

Temporomandibular eklem (TMJ); kulağın önünde baş taban ve alt çenenin kondil başı tarafından yapılan bir eklem vardır. Alt çenenin açılmasına, kapanmasına, ileri, sağa, sola, kaydırma hareketlerine izin verir. Bağlantı; Baş kemiği, kondil başı, disk, kapsül, kas ve bağlardan oluşan karmaşık bir yapıdır. Bu nedenle, eklem ile ilgili rahatsızlık durumunda tüm bu yapılar ayrı ayrı değerlendirilmelidir.

Eklem hareketleri sırasında klik ve / veya sürtünme sesleri duyulabilir. Bazen bu sesler ağrı ve işlev kaybı olmadan hastaya şikayette bulunmayabilir. Bununla birlikte, ağrı şikayetleri ve ağız açılmasında kısıtlama başladığında, eklem muayenesi kaçınılmazdır. Psikolojik sorunlar ve stres, eklemi çalıştıran kaslarda gerginliğe neden olabilir; diş taşlama, diş sıkma gibi alışkanlıklar eklem ağrısına neden olabilir. Eklem diski disfonksiyonu inceleme sonucunda tespit edilirse, diski orijinal yerine konumlandıran ve belirli bir süre dinlenirken kullanan intraoral cihazların (gece plakası) kullanılması istenebilir.

Eklem içi bozuklukların tanı ve tedavisi için artroskopik inceleme gerekebilir. Bazı durumlarda, eklemin yıkanmasının (artosentez) artroskopiden önce faydalı olabileceği tahmin edilmektedir. Artrosentezin artroskopiye kıyasla basit ve risksiz bir prosedür olduğu ve son yıllarda tıbbi tedavinin eklem hastalıklarının tedavisi için yeterli olmadığı durumlarda çarpıcı sonuçlar verdiği bildirilmiştir.

Çene Kırıkları

Yüzü oluşturan çeneler ve kemikler (maksillofasiyal alan); Travma, trafik kazaları, spor kazaları, kişilerarası şiddet ve iş kazaları ve benzeri nedenlerden dolayı travmaya maruz kalabilir. Tipik olarak yüz yaralanmaları; Yumuşak doku yaralanmaları (cilt ve diş etleri), kemik yaralanmaları (kırıklar) veya özel alanların (göz, fasiyal sinir veya tükürük bezleri gibi) yaralanmaları olarak sınıflandırılabilir. Yüz yaralanmaları duygusal travmanın yanı sıra hastaya fiziksel travmaya da neden olabilir. Bu nedenle, daha dikkatli kullanılmalıdır. Hastanın görüşü hem travmadan hem de tedavinin sonucundan etkilenebilir.

Yüz kemiklerindeki kırıkların tedavisi, vücudun diğer bölgelerindeki kemik yaralanmalarına benzer. Tedavi yönteminin seçimi; Kırığın yeri, kırık sayısı, yaş ve genel sağlık gibi hasta ile ilgili bazı faktörlere göre değişir. Temel olarak, temel kırık tedavisi; kemik parçaları bir araya getirilir ve en az 3 hafta hareketsiz kalır.

Randevu Alın - 0 543 445 06 10

×